Bu sabah saatlerinde, Türkiye’nin küçük ama bir o kadar da sevecen bir köyü, belki de yüzyıllar boyunca unutulmayacak bir veda törenine ev sahipliği yaptı. Köyün en sevilen yaşlılarından biri olan Ayşe Nine, yıllardır köy halkının gözbebeği olmuştu. En değerli anılarını yeşerttiği, çocukların gülüşleriyle baharı müjdeleyen, özlemin ve sevginin birleştiği bu topraklardan ayrılması, köylüler için oldukça zor bir süreç oldu. Şimdi, köy halkı gözyaşları içinde, onu son yolculuğuna uğurlamak için bir araya geldi.
Ayşe Nine, köydeki herkes tarafından “Nene” olarak adlandırılan, bilgelik ve sevgi kaynağı olarak tanınan bir kişiydi. Yıllar boyunca, çocuklara masallar anlatmış, gençlere nasihatler vermiş ve sadece bir büyükanne değil, aynı zamanda köyün rehberi olmuştur. Her hafta sonu, köyün meydanında düzenlediği etkinliklerde çocuklar topluca onun etrafında toplanır, kahkahalar eşliğinde onunla vakit geçirirlerdi. Sadece köy halkı değil, çevre köylerden gelen insanlar da, onun sevgi dolu gözleri ve şefkatli yaklaşımından nasiplenmek için bu etkinliklere katılırdı.
Ayşe Nine’nin hastalığı, köy halkı için bir şok etkisi yarattı. Zamanla onun sağlığı kötüleşti. Gözleri artık eski neşesini yansıtamaz oldu. Fakat köy halkı asla umudunu kaybetmedi. “Nene” için dua edenler, ona moral vermek için her gün kapısını çaldı, yanındaydılar. Her an mutluluğun ve huzurun kaynağı olan bu güzel insana, sonsuz sevgi ve saygıyla yaklaştılar. Ancak hayatın bir gerçeği vardı ve sonunda bu güzel ruh, veda etmeyi seçti.
Bugün, köy halkı için başka bir gündü. Ayşe Nine’nin vefatı sonrası, köy meydanında organize edilen veda töreni için hazırlıklar her detayına kadar düşünülerek yapıldı. Tüm köylüler, el ele vererek Ayşe Nine’nin anısını yaşatmak için toplandılar. Törende, yalnızca köylüler değil, Ayşe Nine’yi tanıyan, seven herkes hazır bulundu. Kalabalığın ortasında, herkesin yüzünde tek bir ifade vardı: derin bir üzüntü.
Ayşe Nine’nin cenazesinin köy meydanına getirilişi sırasında, köy halkının gözyaşları sel oldu. Herkes, onun hayatlarını nasıl renklendirdiğini ve her birine nasıl bir ışık tuttuğunu hatırladı. Kalabalığın içinden yükselen dualar, heybetli dağların arasında yankılandı. Törenin en duygusal anlarından biri, gençlerin ona yazdığı mektupları okumasıydı. Her cümlede, Ayşe Nine’nin hayatlarında bıraktığı izleri anlatan satırlar vardı. Kalbinin derinliklerinden gelen samimiyetle yazılmış bu mektuplar, gözyaşlarını tutamayanların gözünde bir damla daha oluşturdu.
Havanın serinliği, bu anın doğallığına eşlik etti. Ayşe Nine’nin fotoğrafı etrafında toplanan köylüler, onun gülümseyişini ve sıcaklığını bir kez daha hissedebilmek için gözlerini kapadı. Yapılan duaların ardından, köyün imamı yaptığı konuşmada, Ayşe Nine’nin insanlar üzerindeki etkisini vurguladı. “O, sevgiyle büyüttüğümüz güzel bir büyükannemizdi. Onun ardından bu köyde sevgi ve kardeşlik bağlarımızı daha da güçlendirmek için elimizden geleni yapacağız,” diyerek tüm katılımcılara seslendi.
Son veda için toplanan köy halkı arasında, yalnızca gözyaşları değil, aynı zamanda dayanışmanın ve sevgiyi paylaşmanın bir simgesiydi. Ayşe Nine, sadece bir birey olarak değil, bir topluluğun temel taşı olarak daima hatırlanacaktı. Törenin sonunda, Ayşe Nine’nin mezarı başında yapılan dualar ve hissettikleriyle birlikte, köy halkı onu uğurlamak için dağılmaya başladı. Ancak bu ayrılığın ardından, her bir köylü, kalplerinde Ayşe Nine’nin sıcak sevgi ve nezaketini taşıyarak gitmeyi seçti.
Köy, bu veda töreni ile bir kez daha kanıtladı ki, bir insanın hayatı ne kadar kısa olursa olsun, bıraktığı etki ömür boyu sürer. Ayşe Nine, her ne kadar fiziksel olarak aralarından ayrılsa da, hatıraları ve öğrettikleriyle köyde yaşamaya devam edecek. Bugün, gözyaşlarıyla uğurlanan bu değerli insan, aslında sonsuz bir sevgi abidesi olarak kalacak.
Köy halkı, birlikte ağlamak ve hatırlamak istemişti; çünkü sevgi, her şeydir. Bu yıl, Ayşe Nine’nin hatırasını yaşatmak amacıyla bir anma etkinliği düzenleneceği de duyuruldu. Onun sevgi dolu kalbi, her zaman köyün bir parçası olmaya devam edecek. “Nene, seni unutmayacağız,” diyen köylüler, bir kez daha birlikte olmanın ve sevginin ne kadar değerli olduğunu anladılar.